Ekin Türkmen ile Röportaj
Yayınlandığı dönemde büyük beğeni kazanan 'Ekmek Teknesi' adlı dizi ile oyunculuğa 'merhaba' diyen ve ardından sinema ve reklam filmleri ile oyunculuktaki iddiasını sürdüren Ekin Türkmen, eğitimini de bu alanda sürdürüyor.
Ekmek Teknesi'nde Songül, Acı Hayat'ta Özlem ve Keloğlan Kara Prens’e Karşı filminde Külkedisi olarak çıktı karşımıza... Şimdilerde romantik reklam filmleri ile televizyonlarda boy gösteriyor... Yeni neslin öne çıkan başarılı oyuncularından Ekin Türkmen'i yakından tanıyalım...
Ekin Türkmen’i biraz tanıyabilir miyiz?
1984 İzmir doğumluyum, 3 yıldır İstanbul’da yaşıyorum. Haliç Üniversitesi Konservatuarı Tiyatro Bölümü 3. sınıfta okuyorum. Çocuktum buraya geldiğimde, Osman Sınav; “Bir dizi yapıyoruz, adı ‘Ekmek Teknesi’, oynar mısın?” dedi. Tamam dedim, topladım her şeyimi geldim buraya… Tabi ki bu kadar kolay olmadı. Ailem, gerçi alışkındır özgür kız Ekin’e ama, “Bu kadarı fazla” dediler. Bir toplantı yapıldı. Biz iki kardeşiz, bir de kız kardeşim var. Babam ve annem, bizi kararlarımızda özgür bırakır ama olumlu, olumsuz neler yaşayacağımızı da uzun uzun anlatırlar. Onaylamasalar da yanımızdadırlar ve mecburen buraya gelmeme destek oldular. Hala telefonda ağlar babam ‘gelmiyor musun?’ diye.
Osman Sınav’la nasıl tanıştınız?İzmir’li modacı Ertan Kayıtken çok sevdiğim özel insanlardan birisidir. Beni çok beğenirdi ve bir ışığım olduğuna inanırdı, onun aracılığı ile oldu.
Peki tanıştırılacağınız zaman oyunculuk aklınızda var mıydı?
Hayır yoktu. Eğlenceli olabilir diye düşünmüştüm, ki başta çok keyifliydi. Ta ki konservatuvara girene kadar. Ne zaman ki okula girdim, “Ben ne yapıyorum” dedim. Çok zor bir işe kalkışmışım, ama kanıma çoktan karışmıştı ve o keyif, endişeye dönüştü en sonunda “ben beceremiyorum” dedim. Tam o sıralarda Zeki Demirkubuz bir film teklifinde bulundu, konuştuk uzun uzun. Çok mutlu ve umutlu bir şekilde ayrıldım oradan ve “yapacağım bu işi” dedim.
O zamanlar eğlenceli diye başladığınız bu işin ciddiyetine hemen varmışsınız. Sizi yönlendiren oldu mu?
Yönlendirmek değil ama çalıştığım ekipte Sermin Hürmeriç, Savaş Dinçel, Mehtap Bayri gibi çok özel insanlar vardı ve bana oyunculuğun nasıl ciddi bir iş olduğunu, nasıl bir disiplin gerektirdiğini gösterdiler. Benim olayın ciddiyetini kavramama neden oldular ve eğitimini almaya karar verdim.
Demek ki oyunculuk artık geçici bir heves değil, kararlı olduğunuz meslek oldu?
Evet, başarılı bir oyuncu olmak istiyorum.
Başka hedefleriniz var mı?
Şöyle söyleyebilirim, hedefim 2010 yılında şurada olmak ya da burada olmak gibi sınırlar dahilinde değil. Her gün kendimi aşmak, öğrenmek, öğrenmek öğrenmek…
Dizilerle oyunculuğunuzu geliştirebileceğinize inanıyor musunuz?
Oyunculuk yolda giderken bile birilerini gözlemleyerek geliştirilebilecek bir şey. Benim için her şey bir malzemedir. Hepsini cebime koyuyorum. Gerektiğinde kullanıyorum.
Türk Sineması’nın son durumunu değerlendirir misiniz bir oyuncu olarak?
Oyuncu olarak bir sürü projenin olması çok sevindirici. Abdullah Oğuz, Çağan Irmak, Fatih Akın, Zeki Demirkubuz, Ferzan Özpetek gibi yönetmenlerin filmlerinin daha çok olması oyuncu olarak da izleyici olarak da mutluluk verici olurdu. Bugüne kadar hemen hemen bütün Türk filmlerini izleyen iyi bir izleyici olarak tüm Türk filmlerinin izlenmesini diliyorum. Her ne kadar düşük bütçelerle bir şeyler yapılmaya çalışılsa da Türk Sineması’nı çok başarılı buluyorum. Hele bir de Hollywood filmleri bütçelerine sahip olsa Türk yapımcılar, kim bilir neler yapılır neler! Çünkü çok değerli senaristler, yönetmenler ve oyuncular var Türkiye’de. Bunun için de izleyici Türk sinemasına giderek destek vermeli.
Spor ve dansla aranız iyi. Oyunculuğunuza katkısı oluyor mu?
Çocukluğum boyunca spor ve dansla uğraştım. Caz dans yapan bir gurubumuz vardı, tango yapıyorum bir de uzun zaman buz pateni yaptım. Oyunculukta her şey bir artıdır.
Oyunculukta kural tanır mısınız?
Projelerde çok seçiciyim zaten, kurallarım var, onları yıkacak kadar değerli bir proje olursa bilemem tabii. Bertolucci teklif ederse kurallarım var demem : ))
En beğendiğiniz yerli yabancı oyuncular? Kiminle aynı projede yer almak istersiniz?
Bennu Yıldırımlar, Sanem Çelik, Engin Günaydın, Uğur Yücel, Şener Şen , Bülent Emin Yarar, Marlon Brando, Julitte Binoche, Johnny Deep, Eva Green, John Malcovich ilk aklıma gelenler. Bennu Yıldırımlarla oynamayı çok isterim.
Teknoloji ile aranız nasıl? İnterneti kullanıyor musunuz?
Fena değil… İnterneti kullanıyorum fakat chat ya da oyun için değil msn’de bile 15 dakika sabredebiliyorum. Genelde haber almak ve araştırmak için kullanıyorum, gazete okumuyorum internetten takip ediyorum.
Türkiye’de merak ettiğiniz şehirler var mı? En sevdiğiniz şehir hangisi?
Doğuyu merak ediyorum ve seviyorum. Mardin özellikle...
Çalışmadığınız zamanlarda yapmaktan keyif aldığınız şeyler nelerdir?
Arkadaşlarımla birlikte olmayı seviyorum, yalnızken yazıyorum, bir şeyler okuyorum, evde film izliyorum, uyuyorum bol bol.
Vakit geçirmekten hoşlandığınız özel mekanlar var mı? Dışarı çıktığınızda nerelere gidersiniz?
Evde olmayı çok seviyorum arkadaşlarımla, evcilik gibi ben onlarda onlar bende. Gece çıktığım zaman...(yer adlarını eklemeyeyim)genel olarak Beyoğlu diyebiliriz
Modayı takip eder misiniz? Bakım yaptırma konusundaki düşünceleriniz nedir?
Modayı takip etmem hatta nefret ederim! Bakım konusunda titizimdir özelikle cilt, çünkü her gün makyaj yapıyoruz, çok yıpranıyor cildimiz.
Bu yazı için daha yorum yapılmamış
Yorum Gönder